Daha önceki GÖLYAZI I yazımızda yazdığımız izlenimlerimize göre oldukça değişmiş bir Gölyazı ile karşılaştık.
İlk göze çarpan resmi tatil ve haftasonları köye araç girişinin yasak olması. Bu olumlu bir gelişme olmuş. Bu kurala rağmen yine de merkeze girmeye çalışan bir "uyanık" kitle her zaman mevcut.
Köye girişte belediye el işi ürün satan ya da gözleme yapan köylülere birer yer tahsis etmiş. Bu da olumlu bir gelişme olmuş.
Ağlayan Çınar etrafında kötü bir iletme vardı. O yıkılmış ve asırlık ağacın güzel görüntüsü ortaya çıkmış.
Artık hemen hemen her köylü kayığına motor bağlayıp göl gezintisi yapar olmuş. Köyün bakir görüntüsünden eser kalmamış.
Balık pazarı hala aynı yerinde yayın ya da sazan almanız mümkün...
Göl kenarları belediyenin çabalarıyla düzenleniyor. Ama sanırım çalışmaların tamamen bitmesi bir kaç yılı bulur.
Tarihi kalıntı üzerinde yapılmış bir ev ;)
Madem giriş yasak neden rahatça evlerin kenarlarından yürüyebiliyoruz. Ölüm ya da yaralanma olunca " biz tabela koyduk,sorumluluğumuz yok" demek için mi???
İlk göze çarpan resmi tatil ve haftasonları köye araç girişinin yasak olması. Bu olumlu bir gelişme olmuş. Bu kurala rağmen yine de merkeze girmeye çalışan bir "uyanık" kitle her zaman mevcut.
Köye girişte belediye el işi ürün satan ya da gözleme yapan köylülere birer yer tahsis etmiş. Bu da olumlu bir gelişme olmuş.
Ağlayan Çınar etrafında kötü bir iletme vardı. O yıkılmış ve asırlık ağacın güzel görüntüsü ortaya çıkmış.
Artık hemen hemen her köylü kayığına motor bağlayıp göl gezintisi yapar olmuş. Köyün bakir görüntüsünden eser kalmamış.
Balık pazarı hala aynı yerinde yayın ya da sazan almanız mümkün...
Göl kenarları belediyenin çabalarıyla düzenleniyor. Ama sanırım çalışmaların tamamen bitmesi bir kaç yılı bulur.
Tarihi kalıntı üzerinde yapılmış bir ev ;)
Madem giriş yasak neden rahatça evlerin kenarlarından yürüyebiliyoruz. Ölüm ya da yaralanma olunca " biz tabela koyduk,sorumluluğumuz yok" demek için mi???